“Yanlış Hesaplamalardan Kesinti Yapılıyor”
Manşet Haber 15.07.2016 18:07:34 0

“Yanlış Hesaplamalardan Kesinti Yapılıyor”

“Yanlış Hesaplamalardan Kesinti Yapılıyor”

Maliye Bakanı Naci Ağbal’a CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in özellikle BAĞ-KUR’dan emekli olanlar ve engellilerde yaşanan maaş düşmeleri ile ilgili verdiği isimleri incelettiğini ve dosya güncellemesinde aylığın fazla  bağlandığı  tespit  edildiğini,  bundan dolayı borç çıkarıldığını ya da hem babasından  hem de eşinden  dolayı  aylık bağlanmış  sadece  eşinden dolayı aylık bağlanması gerekenlerin  saptanıp   borç  çıkarıldığını ve  kişilerden geriye dönük borçlarının tahsil edildiğini söyledi.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in kendisine isimleri ile ilettiği kişilerin durumlarını inceleten Maliye Bakanı Naci Ağbal’a hesaplama da yapılan yanlışlıktan dolayı borç çıkarılarak tahsil yoluna gidildiğinin bilgi olarak kendisine iletildiğini belirtti. Geçmiş dönemlerde yapılan hesaplama ve yanlış uygulama hatalarının düzeltildiğini söyledi.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’de, Bakan Ağbal’a uygulamada sorunun kurum çalışanlarında olduğunu belirterek, beş yıl ve daha öncesi süreçte maaş alan kişilerde bu yanlışlığın 2016 yılında yeni tespit edilmiş olmasını anlaşılır bulmadığını, ayrıca kesintilerin toplu olacak biçimde yapılmasını da vatandaşı mağdur ettiğini Bakana ifade etti.

CHP Niğde Milletvekili ve KİT Komisyon üyesi Ömer Fethi Gürer TBMM’de Maliye Bakanı Naci Ağbal’a bazı BAĞ-KUR’dan maaş bağlanan dul kadınların maaş kesintisi dışında geriye dönük borç çıkarılarak ödeme alınmasının gerekçesinin açıklanmasını istemişti.

Niğde ilinde BAĞ-KUR emeklisi bazı vatandaşların maaşlarında düşme meydana gelmiş ve 2016 yılında kesinti yapılarak mağduriyet yaratılmıştı. Ayrıca geriye dönük tahsilata geçilmesi vatandaşı perişan etti.1 milyar ile 7 milyar arasında değişen paralar vatandaştan kesilmesi büyük mağduriyete neden olduğunu ifade etmişti.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer TBMM konuyu bakan Naci Ağbal’a yöneltti.  Gürer şöyle demişti-“ Engelliler ve emeklilerin maaşlarını 2016 yılında yeniden hesaplamayla önemli kişisel kesintiler yapıldığı şikâyet konusudur. Bu bağlamda çok sayıda yurttaş mağdur durumdadır. BAĞ-KUR dul aylığı bağlanan kişilerde geriye dönük kesintiler neden yapılmaktadır? 7 bin lirayı bulan borçlar çıkarılmıştır. 600 Türk lirası maaş alandan bu parayı tahsil etmek, o kişileri açlığa mahkûm etmek demek değil midir? 65 yaşından sonra bu insanlara reva görülen uygulamalar kabul edilebilir mi? 600 Türk lirasından 150 lirası kesilen bir aile 450 lirayla nasıl geçinecektir? Kesintiler devletin hatasıysa vatandaşı cezalandırmak nedendir? Bir çözüm çalışması var mıdır? Demişti.

Bakana daha sonra bazı isimleri ileten CHP Niğde Milletvekilini Bakan Naci Ağbal yazılı bilgi verdi ve söz ile de durumu ifade etti.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer farklı bölgelerde benzer durumlarında olduğunu  söyledi.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ayrıca konu ile ilgili Meclis Araştırması açılması içinde milletvekilleri imzasına açtığı metinde durumun incelenmesi ve mağdur vatandaşların sorunlarına çözüm üretilmesini istedi. “Hesaplama hatası vatandaşın suçu değil ki” dedi.

Yaş ortalaması 65 yaş üzeri olan ve beş yıla yakındır maaş alan kişilere şimdi yanlış hesaplama yapılmış denerek maaşların düşürülmesi ve geriye dönük borç çıkarılması kabul edilemez durumdur. Hata devletinse vatandaşın sırtına yük vurulması mağdur edilmesi kabul edilemez diye konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°