Yazın Sağlıklı Kalmak İçin Öneriler
Manşet Haber 12.07.2015 23:10:36 0

Yazın Sağlıklı Kalmak İçin Öneriler

Yazın Sağlıklı Kalmak İçin Öneriler

Sıcaklıklarının artmasıyla güneş çarpması ve sıcak krampları gibi birçok rahatsızlık sağlığımızı olumsuz etkiliyor hatta bazen bu durum yaşamı tehdit edici boyutlara ulaşabiliyor. Yaz sıcaklarına karşı koruyucu önlemler alınması sıcak havanın olumsuz etkilerine karşı koruma sağlıyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Prof. Dr. Birsel Kavaklı, sağlıklı bir yaz geçirmek için dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.

Sıcaklar görme netliğini bozuyorsa: Sıcak havalarda sıklıkla karşılaşılan güneş çarpması,  hayati tehlike yaratabilecek önemli bir sağlık sorunudur. Güneş çarpması durumunda kişiyi serin bir yere almak, yavaşça soğutmak ve sıvı takviyesi yapmak gerekir. Kişinin bilinci açık ise tuzlu bir ayran içirilebilir ve buz ile kompres yapılabilir. Ancak algılama ve koordinasyon yeteneğinin bozulması, görme netliğinde bozulma, göz çukurlarının belirginleşmesi, bilincin kaybolması durumlarında vakit kaybetmeden bir sağlık merkezine başvurulması gerekmektedir.

Kramplarda tuz içerikli sıvı alımı önemli:Kol, bacaklar veya karında aşırı sıcaktan tuz kaybı ile birlikte sıcak krampları görülebilir. Kramplar, kısa fakat tekrarlayıcı ve can yakıcı olabilir. Bu nedenle kramp durumunda hasta öncelikle serin bir yerde dinlenmelidir. Dinlenme sonrası krampta azalma olmadıysa, 1-2 bardak tuz içeren sıvı alınmalıdır. Kramp girmiş kasa kesinlikle masaj yapılmamalıdır.

Islak şapka ile serinlemeye çalışmayın:Şapkanın ıslatılarak kullanılması serinlemek açısından yeterli görülebilir; ancak bunun sürekli yapılması doğru değildir. Islak bir şapka ya da kıyafetle uzun süre rüzgara maruz kalmak, 'fibromiyalji' adı verilen kas ve iskelet sistemi hastalıklarına yol açabilir.

Tansiyon ilacına yaz düzenlemesi yapılmalı:Aşırı sıcaklar ve yüksek nem tansiyon hastalarını olumsuz etkileyebileceğinden, yaz aylarında kullanılan tansiyon ilaçlarının dozları da sıcaklara göre ayarlanmalı, ilaçlara yaz düzenlemesi yapılmalıdır. Vücut, sıcak havalarda ısısını dengeleyemediği için kan basıncı artmaktadır. Bu nedenle nemli havalar yüksek tansiyon hastaları için uygun değildir. Bu kişiler tansiyonlarını sık sık ölçtürmeli, yaz ayı başlangıcında rutin doktor muayenelerini yaptırılmalıdır. Tansiyon düşme problemi sıklıkla hissediliyorsa, vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.

Sıcakta inme riski yüksek : Sıcak havalar, özellikle 50 yaşın üzerindeki yüksek tansiyon hastalarında beyin kanaması riskini de artırmaktadır. Sıcakla birlikte artan vücut ısısı; özellikle sinir hasarının eşlik ettiği diyabetik hastalarda, idrar söktürücü tansiyon düşürücü ilaç alanlarda ve yeterince sıvı tüketmeyen hastalarda tansiyonun ciddi oranda düşmesine neden olabilir.

Sıcak hava zehirlenmeleri artırabilir: Hijyen kurallarına dikkat edilmeden yapılan yemekler, iyi yıkanmayan sebze ve meyveler, bağırsak enfeksiyonlarına sebep olabilir. Sıcak havalarda bağırsak enfeksiyonlarına sebep olabilen bakteriler yiyeceklerde daha kolay üremektedirler. Bir yemek üstüne konan sineğin bıraktığı bakteri bile üreyerek hastalığa yol açabilir. Bu nedenle sıcaklara bağlı olarak yazın daha çok besin zehirlenmesi, yaz ve seyahat ishalleri görülebilir.

 

Yazın sağlıklı kalmak için öneriler

• Yüksek ateş durumunda antibiyotik yerine ateş düşürücü kullanılmalıdır.

• El ayak şişmelerine soğuk uygulamadı yapılarak ödem azaltılabilir.

• Klimalar ideal ısı 23-24 derece, nispi nem yüzde 40-50 arasında olacak şekilde ayarlanmalıdır.

• Şeker hastaları yanlarında mutlaka “şeker” taşımalıdır.

• Sıcak havalarda ek vitamin alınmasına gerek yoktur. Hayvansal ve bitkisel proteinler ile vitaminler mutlaka doğal besinler yoluyla alınmalıdır.

• Dehidrasyon yani sıvı kaybına karşı su, her saat başı bir bardak tüketilmelidir. Kalp hastaları soğuk su içmemelidir.

• Sıcak havalarda serinletici gibi gelse de, gazlı içeceklerden uzak durulmalıdır. Su dışında tüketilebilecek en masum içecekler, ayran ve limonatadır.

• Mentollü sakızlar da sıcaklarda ferahlık verebilir.

• Ağır, salçalı yemekler yerine sebzelerle yapılmış, zeytinyağlı yemekler tercih edilmelidir.

• Spor, havanın serinlediği akşam saatlerinde ya da güneş ışığının dik gelmediği sabahın erken saatlerinde yapılmalıdır.

• Zorunlu olmadıkça, güneş ışınlarının dik geldiği sabah 10.00 ile öğleden sonra 16.00 arasında dışarıya çıkılmamalıdır.

• Ayaklarda mantar oluşumunu engellemek için ayakkabılar çorapsız giyilmemelidir.

• Serinlemek için soğuk yerine ılık su ile duş alınmalıdır.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°