YEŞİL SAHALARA KAN BULAŞTI!

YEŞİL SAHALARA KAN BULAŞTI!






Son günlerde yeşil sahalarda ne yazık ki istenmeyen, hoş olmayan olaylar yaşandı. Önce Zonguldak Amatör liginde oynanan Ereğli Akınspor - Çaycumaspor maçında Çaycuma kalecisi Aykut Demirdelen, yaşanılan bir pozisyonda kafasına darbe alarak beyin kanaması geçirdi ve yoğun bakıma alındı. İlk açıklanan söylemlere göre tecrübeli kaleci 3 gün boyunca yoğun bakımda uyutulacak.





Kaleci Aykut Demirdelen’e Allah’tan acil şifalar dilerken, burada birkaç söz etmek isterim. Bir çok futbolcunun hırsının, “Herşeye rağmen” kazanma isteğini anlamakta güçlük çekiyorum. Bir topa sahip olmak için kafa kafaya tokuşmaya ne gerek var?





Mesela bazı futbolcular, meslektaşlarını bilerek, isteyerek ve kasten sakatlıyorlar.





Sakatlıklardan dolayı kim bilir kaç futbolcu futbolu bıraktı. Hatta hayatı zindan olan futbolcular var…





Rakibini yani meslektaşını bilerek, isteyerek kasten sakatlayan futbolcuların empati yapmasını diliyorum. Yani karşısındaki futbolcu aynısını kendisine yapsa ne düşünür?





Bence iyi düşünün ve hareketlerinizi ona göre ayarlayın…





Şimdi gelelim Göztepe-Altay maçında yaşanan olaylara…





İzmir derbisinde istenmeyen olaylar futbolun önüne geçti. Göztepe ile Altay arasındaki maç sırasında tribünden atılan işaret fişeği bir Göztepeli taraftarı ağır yaraladı. Bir taraftar da korner direğiyle Altay kalecisi Ozan Özenç'e saldırdı. Organize şekilde gerçekleştirilen olay sonrası 21 kişi gözaltına alındı. Sorguya alınan kişiler arasında işaret fişeğini stada sokan 2 özel ambulans görevlisi de var. Özel ambulans şirketi hakkında idari soruşturma başlatıldı.





Saldırgan Nihat Ab., çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine konuydu. Saldırgan, “Adam Öldürmeye” teşebbüs suçundan yargılanacak.





Yıl olmuş 2022 biz halen işaret fişekleri ile uğraşıyoruz. Sonra da niye Dünya Kupası’nda yokuz diyoruz..





Belki ters bir orantı oldu ama durum tam da böyle…





Son yıllarda statlarda böylesi nahoş olaylar yaşanmıyordu. Ne yazık ki, Göztepe-Altay derbisinde yaşandı ve akıllara kazındı…





Altay kalecisi Ozan Özenç'e saldıran sözde taraftar, mahkemesindeki savunmasında “Alkollüydüm” demiş…





Birincisi bu bir savunma değildir.. Görüntüleri izlediğimizde hiç de alkollü gibi görünmüyordu. Zira kale direğini almış, hedefine kilitlenmiş ve sektirmeden, sağa sola yalpalamadan koşup kaleciyi darp etmekten öte düşmanıymış gibi vuruyordu…





Madem “alkollüydüm” diye ifade vermiş, o zaman bundan sonra “Alkollü” olanlar bir daha statlara alınmasın.





Görünen odur ki, statlara girişlerde artık ambulanslar da aranacak!..





Görmüyor musunuz sorguya alınan kişiler arasında işaret fişeğini stada sokan 2 özel ambulans görevlisi de var.





Şimdi bu iki görevli yüzünden tüm ambulans görevlileri hep zan altında kalacak. İnsanlar bu görevlilere şüpheyle bakacak. Yazık günah değil mi?





Sırf takımının maçı kazanması 3 puanı hanesine yazdırması uğruna insan insana işaret fişeği atar mı?





Kaleciye saldırıp “Adam öldürmeye teşebbüs” eden sonrasında yakalanınca ifadesinde “Alkollüydüm” savunması yapan soytarıya ne demeli?





Söyleyecek çok söz var ama, ahlakımızı bozmak istemiyoruz…





Umarım yeşil sahalarda bir daha böylesine kötü olaylar yaşanmaz…





Tabi burada yasaların işlemesi ve işletilmesi gerekiyor…





Ve hiçbir kulüp başkanı bu tür taraftarı kurtarmak için girişimde de bulunmaması gerekiyor…





Bu tür kurtarmalar geçmişte yaşandığı için saldırganların da cesareti artıyor…





Göztepe-Altay maçında yaşanan olaylarla ilgili nasıl bir cezai işlem uygulanacak, izleyip göreceğiz…



Hüseyin SUNGUR

29.11.2022 22:56:51

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.


VALİ KÖŞGER’DEN GÜVENLİ VE DÜZENLİ TRAFİK VURGUSU

NAZIM ALPMAN YAZDI/ DEVLET 1 MAYIS’A SAYGI GÖSTERSİN!

KUŞ GRİBİ YUMURTA FİYATLARINI ARTIRDI

KARNAVAL KOMİTESİNDEN MEKTUP VAR

ZEYDAN KARALAR’DAN MHP İL BAŞKANINA “SİNEK” CEVABI

YERLİ SUSAM İÇİN  YERLİ ÜRETİM HAMLESİ

ÇUKUROVA BELEDİYESİ TENİS TURNUVASI BAŞLADI

FATİH GÜLER GÜVEN TAZELEDİ

18 İLDEN 400 SATRANÇ SPORCUSU ADANA’DA YARIŞTI

CHP’Lİ BULUT: TASARRUFU SARAYDAN BAŞLATIN

SEYHAN NEHRİNDE GONDOLLA GEZDİLER

"YALANA VE ŞANTAJA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

CHP GERÇEĞİ YAYINLADI

ADANA’DA 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMASI

GÜNÜ FOTOĞRAFI:

RESMİ AÇILIŞISI HİSARCIKLIOĞLU YAPTI

CHP’DEN 23 NİSAN KUTLAMASI