Adnan Gümüş

Tarih: 10.10.2025 17:16

​​​​​​​GAR KATLİAMININ, DEPREMİN SOSYAL SARSINTILARININ ETKİSİ HESAPLANABİLİR Mİ?

Facebook Twitter Linked-in

Sırayla veya yer sarsıntısı da bir sarsıntı ve ölümdür ama azı doğal neredeyse hemen tamamı sosyal sarsıntılardan oluşuyor. Gar katliamı sosyal bir felakettir, depremler neredeyse tümden sosyal felaketlerdir.

Bilim ve felsefe teori yapmadır. Teori; önce olgu ve etkileri, sonra neden ve erekleri bulma, çözümleme, değerlendirme, çözümler arama/ yeniden oluşturma etkinliğidir. Hepsi birden hakikat arayışı ve yapıcılığıdır.

Ankara Garındaki katliamın, işgal, terör, kırım, en son örneği Gazze’de yaşandığı üzere soykırımların sebep, etki, sonuç, erekleri hesaplanabilir mi, nedir? Depremlerin yarattığı sarsıntıların etki ve sonuçları nelerdir, nedenleri erekleri hakikati nedir?

Etkinin büyüklüğü: ‘Antakya yabancı oldu’

Mutlak anlamda olmasa da olay, etki, sonuçlarına dair yine de doğrudan dolaylı pek çok gösterge var. Maalesef tüm bu göstergeler de kayıpların ne kadar büyük ne kadar uzun erimli olabileceğini gösteriyor.

Ankara Gar Katliamı’nın Türkiye’de eleştirel düşünen, toplumsal sorumluluk alan, aydın olan kişilere, öğretmenine mühendisine doktoruna, onların yakın ve çocuklarına, en somut örneği ile yetişmiş insan nüfusunun ülkeyi terk etme arayışına girmesine veya ülkeden umudu kesmesine nasıl bir etkisi olmuştur?

Ankara Garının etkileri neler oldu, daha zor bir soru ancak bugün depremlerin kalıcı etkileri üzerine eğitim istatistikleri ve beşeri gelişmişlik endeksi üzerinden, iki gösterge üzerinden bir hesap yapmaya çalışacağım.

Bu hesabın ne kadar ağır olabileceğini Antakya’da uzun süre çalışmalar sürdüren bir genç araştırmacının deneyimlerine yansıyan bir nitel ifade özetlemektedir. Bu araştırmacı görüştüğü kadınların sohbet esnasında benzer şekilde söyledikleri bir söze dikkat çekmişti: “Buralar bize yabancı oldu.”

Bir şehrin orada bütün hayatı geçmiş bir sakinine yabancı hale gelmesinin derinliği haddi hesabı nicel olarak ne kadar aktarılabilir. Yaşanan bu afetin bütün halinde etkisi, sonucu, “Tüm yaşadıklarım bir başka hale geldi, öncesi artık bambaşka, bugün bambaşka, birbirine yabancı hale geldi” sözlerinde ifadesini buluyor. Etkinin ne olduğunu tüm bu yaşanmışlıklardan süzülen terimler, deyimler anlatacak.

Nicelikler bunların biraz görünür taşıyıcıları.

Depremin etkisinin eğitim istatistiklerine yansıyan yanları

Afetin eğitime olan etkisinden önce aslında eğitim afete etki ediyor, istatistikler nedeni değil ancak sonucu gösterebiliyor, ancak az çok nedene de işaret ediyor.

2025 verilerini vereceğim. Geçmiş yıllar üzerinden hesap ama köşenin sınırlarını çok zorluyor, onları 2025 üzerinden çıkarabilirsiniz.

 

Haziran 2022 verileriyle kıyaslandığında depremin yaşandığı haziran 2023 verileriyle öğrenci sayıları Hatay’da 60 binden, Malatya’da 34 binden, Kahramanmaraş’ta 28 binden, Adıyaman’da 15 binden fazla azalmıştı.

Dikkat çekici bir durum, kademelere göre büyük farklılıkların görülmesidir. Kademelere göre öğrenci sayılarında farklılaşma

İlkokul (özellikle dört il ortalamasında yüzde 25’ten fazla),Ortaokul (dört ilde yüzde 20’den fazla),Okul öncesi şeklinde sıralanmaktaydı.

Haziran 2025’e gelindiğinde Türkiye ortalamasına bakıldığında öğrenci sayısı 2022 hazirana göre yüzde 6.26 azalmış bulunuyor. Dört deprem iline bakılırsa bu kayıplar Malatya’da 31 bin 992 kişi (yüzde 16.97), Hatay’da 74 bin 556 kişi (yüzde 14.87), Adıyaman’da 22 bin 589 kişi (yüzde 12.51) ve Kahramanmaraş’ta 35 bin 743 kişi (yüzde10.96) azalmış bulunuyor. Türkiye ortalamasına göre depremin en çok etkilediği dört il bazında iki-üç kat daha fazla azalma var.

 

Olumsuz etki ileriye doğru devam ediyor, toparlanma alttan başlayacak ve altta olacak

Son iki yıl içinde deprem yılı 2023 hazirana göre toplamda bir toparlanma içindeyken ortaöğretim düzeyinde kayıplar Türkiye ortalamasından daha fazla bulunuyor.

Bu durum deprem yılında bir alt kademede olup depremden etkilenenlerin olumsuz sonuçlarının ileri kademelere doğru taşınması anlamına gelmektedir.

Diğer bir bakımdan da deprem bölgelerinde toparlanmanın daha alttan başlaması ve altta olması anlamına gelebilir.

 

Depremin şehrin ve çocukların geleceğine mutlak olumsuz etkisi

30 Eylül’de MEB istatistikleri, ondan iki hafta önce 19 Eylül’de de 2021-2023 beşeri sermaye endeksi, 2021-2023” yayımlandı.

“Beşeri sermaye” diye kavramlaştırma hatalı bir kavramlaştırma olmakla birlikte içeriği o yıl doğan çocuğun ileride “Yaşadığı ülkede hakim olan sağlık ve eğitim şartları göz önünde bulundurularak, 18 yaşına geldiğinde elde etmiş olması beklenen beşeri sermayeyi ölçmektedir. Metodolojisi Dünya Bankası tarafından belirlenmiş olan endeks; hayatta kalma (5 yaş altı), sağlık ve eğitim olmak üzere üç bileşenden oluşmaktadır. Endeks 0 ile 1 arasında değer almakta olup, endeks değerinin 1'e yaklaşması bugün doğan bir çocuğun sahip olduğu kaliteli eğitim ve sağlık koşulları neticesinde, gelecekteki bir çalışan olarak üretkenliğinin en yüksek değerde olduğunu ifade etmektedir.”

Maalesef deprem bölgesi bu endeks bakımından çok büyük kayıplar gösteriyor, bırakınız ortalamayla kıyaslamayı, mutlak oranda eksi bekleniyor.

Yani deprem illerinde doğan çocukların 18 yaşına geldiğinde kalite eğitim ve sağlık bakımından eksiye düştüğünü, düşeceğini, 18 yaşına/hayata daha az sağlıklı daha az eğitimli daha az üretken olarak başlayacağını gösteriyor, depremin kalıcı izlerini yaşam boyu taşıyacağı anlamına geliyor.

AKP’nin toplumsal zihne, aydınlanmaya 23 yıllık etkisi hesaplanabilir mi?

Depremin ağır sonuçlarından kimler ne kadar sorumlu denirse, yıkılan konutların bir kısmı da AKP döneminde inşa edilmişti. Yani tek başına AKP olmasa da hem düzeltme hem denetleme anlamında AKP bu sürecin en ağır sorumluluğunu taşıyacaktır.

AKP’nin tin/zihin, insani gelişmişliğe, kafaların gelişmesi veya geriye düşmesine, izlediği eğitim, kültür ve bilim politikalarının ne etkisi oldu ve oluyor acaba, bunun dolaylı hesapları birleştirilebilse, ortaya nasıl bir manzara çıkar acaba?

12 Eylül’ün 45 yıllık etkisi nedir?

ANAP ve AKP’yi de doğuran 12 Eylül 1980 darbesinin bu ülkeye ettiği toplam etki hesaplanabilir mi? Tüm doğrudan dolaylı etkiler dikkate alınsa bu topluma ve bölgeye nasıl bir etkisi olmuştur acaba?

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —